AVRUPA AJANSI (AVA) LONDRA-Koronavirüs salgını sırasında Britanya’da hayatını kaybeden on sekiz Kıbrıslı Türk’ün, ana vatanları Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde defnedildi.. KKTC’de defnedilen on erkek ve sekiz kadın merhumdan yedisi, Covid-19 yüzünden vefat etti.Merhumlardan altısı 5 haziran günü yolcu nakil uçağı ile Stansted Havalimanı’ndan Kuzey Kıbrıs’taki Ercan Havalimanı’na uçtu Ertesi gün 6 Haziran'da defnedildiler.  Ercan Havalimanı’na uçuş olmaması sebebiyle, kalan 12 merhum KKTC’ye deniz yoluyla gitti.  Bugün sabah Türk Hava Yolları kargo uçağı ile Heathrow Havalimanı’ndan İstanbul Havalimanı’na gitmek üzere ayrıldılar. Oradan karayoluyla Mersin Uluslararası Limanı’na varacaklar. Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) tarafından ayarlanan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından ücretsiz sağlanan cenaze araçlarıyla 1000 km yolculuk yapacaklar. Daha sonra tabutlar vapur ile taşındı ve 7 Haziran Pazar sabahı Mağusa Limanı’na vardı Cenazenin son aşaması bölgelerdeki Kıbrıslı Türk yetkililer tarafından, her merhumun defin için mezarlığa götürülmesiyle gerçekleştirildi.

Aileler yakınlarını doğdukları topraklara defnedebilmek için Kıbrıslı Türk yetkililerden izin almaya çalışırken, merhumlar – kimisi iki aydır olmak üzere – Shacklewell Lane Camii’de bekletildi.

Cenazelerin nakli, Mart ayında KKTC Hükümeti tarafından koronavirüs önlemleri kapsamında yasaklanmıştı. Yetkililerle yürütülen yoğun lobi çalışmalarının sonunda, KKTC Bakanlar Kurulu’nun 14 ve 29 Mayıs’ta verdiği iki kararla, yurtdışında vefat eden Kıbrıslı Türklerin defin için Kuzey Kıbrıs’a getirilmesi önündeki yasak 1 Haziran’dan itibaren kaldırılmış oldu.

Shacklewell Lane Camii’yi idare eden ve cenaze nakillerinden sorumlu olan Birleşik Krallık Türk İslam Vakfı’nın (UK Turkish Islamic Trust – UKTIT) başkanı Erkin Güney şunları söyledi:

“Yaslı aileler için çok zor bir zaman oldu. Koronavirüs salgınının zorlu şartlarında, insanlar hem yakınlarını kaybetti hem de sokağa çıkma yasağı yüzünden, son yolculuklarında onların yanında olamadı. Sevdiklerini vasiyet ettikleri gibi memleketlerine gömmek isterken karşılarına çıkan engeller ile acıları iyice katlandı.”

Güney sözlerine şöyle devam etti: “Cenaze nakli kampanyamız sonucunda, KKTC Hükümeti’nin yurtdışından gelen cenazelere getirdiği kısıtlamalar kalktı. Bizi destekleyen herkese minnettarız. Anne, baba, kardeş, kız, oğul, nine veya dede olan bu 18 merhum, şimdi son yolculukları için evlerine uğurlanabilir. Koronavirüs krizi sırasında bunu mümkün kılan Türk ve KKTC yetkililerine teşekkür ederiz.”

Güney şunları kaydetti: “Koronavirüs salgınından doğan seyahat yasakları sebebiyle, merhumların Britanya’daki hiçbir yakını yolculuk yapamayacak. Kuzey Kıbrıs’taki cenazeler, merhumun orada yaşayan yakınları tarafından gözetilecek. Tüm nakil ve cenaze masrafları aileler tarafından karşılandı.”

18 merhumdan bazıları, aşağıda ölüm tarihlerine göre sıralıdır (* hariç hepsi uçak-karayolu-vapur ile gidiyor):

Salim Hassan (erkek, 84 yaşında 13 Mart 2020’de vefat etti)

Mehmed Ahmed Sari (e, 92 yaşında 22 Mart’ta vefat etti)

Leyla Hassan Mustafa (kadın, 54 yaşında 24 Mart’ta vefat etti)

Emete Mustafa (k, 81 yaşında 28 Mart’ta vefat etti)

Adile Misiri (k, 82 yaşında 8 Nisan’da vefat etti)

Ahmet Fikri (e, 72 yaşında 8 Nisan’da vefat etti)

Mustafa Enver (e, 65 yaşında 11 Nisan’da vefat etti)

Ayten Dervish (k, 84 yaşında 13 Nisan’da vefat etti)

Nefuk Orhan Kalkan (e, 62 yaşında 13 Nisan’da vefat etti)*

Sonya Kaygan (k, 26 yaşında 17 Nisan’da vefat etti)

Orhan Mehmet Misiri (e, 78 yaşında 22 Nisan’da vefat etti)

Hakan Seyyar (e, 49 yaşında 3 Mayıs’ta vefat etti)

Hassan Zort (e, 64 yaşında 5 Mayıs’ta vefat etti)

Shacklewell Lane Camii Hakkında, masjidramadan.org

Masjid Ramadan olarak da bilinen Shacklewell Lane Camii, Birleşik Krallık’ın ilk Türk camisidir. Doğu Londra’da, Dalston’da (Hackney) bulunan cami, tescilli bir yardım kuruluşu olan Birleşik Krallık Türk İslam Vakfı (UK Turkish Islamic Trust – UKTIT) tarafından idare edilmektedir. Daha önce bir sinagog olan bina, bölgedeki Müslüman Türk toplumunun dini ihtiyaçlarına cevap vermek için 1977’de satın alındı ve camiye çevrildi. Yıllar geçtikçe ibadet edenler daha da çeşitlendi ve bu sebeple caminin farklı etnisitelerden imamları var.

Cami İslam’a giriş ve cenazeler gibi çeşitli eğitsel ve dini hizmetlerde bulunuyor, aynı zamanda da toplum bütünlüğü için çalışıyor. Geçtiğimiz yıllarda cami, desteklediği inançlar arası tolerans, anlayış ve kapsayıcılık için esas olan, dinle ilgili sosyal aktivitelerin ve daha geniş toplum için girişimlerin önemli bir merkezi oldu.