Endişeliydiler ancak umutsuz değillerdi. Zira, bir gün ansızın sırra kadem basan ama daha sonra ortaya çıkan insanlar oluyordu.Ancak takip eden günlerde, polis Sarah'nın son görüldüğü anlara ait güvenlik kamerası görüntülerini ve olayla ilgili detayları paylaştı. Umutlu bekleyiş yerini korku, şok ve üzüntüye bırakmaya başladı.Sarah Everard'ın kaybolduğu bölge Londra'nın güneyindeki Clapham Common ile Brixton arasında. Burası, başkent Londra'nın en işlek, en aydınlık ve yürüyüşe en uygun güzergahları arasında yer alıyor. Her gün yüzlerce kişi, bu güzergahı kullanıyor.


Polis soruşturmasını derinleştirirken, bölgede yaşayan kadınlara da özellikle akşam saatlerinde tek başlarına sokağa çıkmamaları uyarısı yapıldı.


Olayla ilgili 48 yaşındaki polis memuru Wayne Couzens gözaltına alındı. Couzens'e zorla alıkoyma ve cinayet suçlamaları yöneltildi.

Londra Emniyet Müdürü Cressida Dick, soruşturmayla ilgili yaptığı açıklamada, sadece Londra değil, ülke genelinde kadınların "endişe duyabileceği ve hatta korkuya kapılabileceği" bir durumun oluştuğunu kabul etti. Ancak bir kadının sokakta yürürken kaçırılmasının "aşırı derecede nadir bir olay" olduğunu vurguladı.Ancak, bu olay, özellikle de pandemi nedeniyle tam kapanma döneminde izin verilen az sayıdaki faaliyetten biri olan yürüyüş güvenliğini birebir etkilemesi nedeniyle büyük bir tartışma başlattı.

Ülkenin dört bir yanından kadınlar, sosyal medyada sokaklarda yürümeyle ilgili kendi deneyimlerini ve kendilerini güvende hissetmek için aldıkları önlemleri paylaşmaya başladı. Takip edilme, taciz, saldırıya uğrama ve teşhire maruz kalma hikayelerini anlattılar.Helena Wadia, bu kadınlardan biri oldu. BBC Radio 5 Live'a, kadınların kendilerini güvensiz hissetmesinin ne kadar yaygın olduğunu vurgulamak istediğini söyledi:

"Sokakta ilk kez sözlü tacize uğradığımda 12 yaşındaydım. O zamandan beri kendi kendime önlemler alıyorum. Giydiklerimi, içtiklerimi hep kontrol etmeye çalışıyoruz. Zaman zaman cebimizde para olmasa bile taksiye binmek zorunda kalıyoruz. Parmaklarımızın arasına sıkıştırdığımız anahtarları tutuyoruz. Koşarken kulaklık takmıyoruz. İyi aydınlatılmış yerlerden geçmeye özen gösteriyoruz. Tüm bunlar çok yorucu bir hal alıyor."

Sosyal medyada bir kullanıcının kadınlara kamusal alanda kendilerine yönelik bir tehdit hissettikten sonra telefonda konuşuyormuş gibi yapmak, güzergah değiştirmek veya korku içinde gidecekleri yere koşarak gitmek gibi şeyler yapıp yapmadıklarını sorduğu bir Twitter mesajı 150 binden fazla beğeni aldı.Birçok kişi, kadınların güvenliğini artırmalarına yardımcı olabilecek bir dizi uygulamayı paylaşmaya başladı.

İngiltere'de Boris Johnson 'kadına şiddetle mücadele' baskısı altında

 

Geçen hafta Londra'da bir kadının kaçırılması, bir hafta sonra da ormanlık bir alanda bir cansız bedene ulaşılması büyük bir öfke dalgası yarattı ve Boris Johnson ve hükümeti üzerinde erkek şiddeti ve kadın düşmanlığıyla mücadele etme ve ülkeyi kadınlar için daha güvenli hale getirme konusunda yeni adımlar atma baskısı iyice yoğunlaştı. 33 yaşındaki Sarah Everard geçen hafta Çarşamba akşamı bir arkadaşının evinden çıktıktan sonra kayıplara karışmış, bu hafta önce onu kaçırmak sonra öldürmek şüphesiyle Londra Emniyet Müdürlüğü'nde görevli bir polis memuru ve onunla aynı adreste yaşayan bir kadın gözaltına alınmışlardı. Bunun ardından henüz kimlik tespiti işlemleri tamamlanmamakla birlikte zanlıların yaşadığı yerin yakınlarındaki ormanlık bir alanda bir ceset bulunduğu açıklanmıştı. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü haftasında gündeme oturan bu olayın yarattığı büyük tepki dalgası kadına yönelik şiddet konusunun sadece sosyal medyaya değil parlamento gündemine de oturmasına yol açtı. Onlarca kadın milletvekili Avam Kamarası'ndaki Dünya Kadınlar Günü oturumunda öfkeli konuşmalar yaptı ve kendi şiddet ve taciz deneyimlerini aktardı.