BİRLEŞMİŞ MİLLETLER (AA) - Birleşmiş Milletler (BM) Genel Merkezi'nde Afrika'nın ekonomik potansiyelinin görüşüldüğü bir etkinliğe katılan Gedikoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Afrika'nın ekonomik kaynaklarını, imkanlarını sömürmek yerine insanlığın hizmetine eşit ve adil şekilde sunulursa dünya barışına katkısının ne olacağını ele aldıklarını ifade etti.

COJEP'in, ırkçılık, ayrımcılık, İslamafobi, demokrasi, insan hakları, hukuk gibi alanlarda uluslararası faaliyetler yürüttüğünü anlatan Gedikoğlu, 2000 yılından beri uluslararası kuruluşlarda çeşitli konferanslar, sergiler, kongreler düzenlediklerini belirtti.

Uluslararası kuruluşlardaki pozisyonlarını daha etkin şekilde dünya barışı lehine değerlendirmekle ilgili bir proje hazırladıklarını ve bu projenin isminin "Adil Bir Dünya için Bir Şey Yap" olduğunu aktaran Gedikoğlu, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) yapısının yeryüzü için adalet üretmediğine inandıklarını söyledi.

Gedikoğlu, ''Bugün savaşlar, işgaller, göçler, göçlerin doğurduğu dramlar özellikle Afrika'da, Orta Doğu'da Asya'da her geçen gün daha da artıyor. Bunlarla ilgili çözüm üretmesi gereken birinci derecedeki uluslararası kuruluş BM. Biz BMGK'nin yapısının insanlık için daha adil bir gelecek üretmesiyle ilgili kendi yapısında bir revizyon yapması gerektiğine inanıyoruz. Bunun için de üç yıllık bir program hazırladık. Bu program çerçevesinde birinci yıl 'Afrika Yılı' ilan ettik. Afrika Yılı çerçevesinde bu yıl 7 konferansımız olacak. Birini burada gerçekleştiriyoruz. Bunların bir kısmını BM Cenevre Ofisi'nde gerçekleştirdik. Bir kısmını Strazburg'da Avrupa Konseyi'nde, final konferansını da Paris'te UNESCO'da gerçekleştireceğiz.'' diye konuştu.

İkinci yıllarında Asya ile ilgili benzer bir kampanya yürüteceklerini anlatan Gedikoğlu, Asya ülkelerinin BMGK'de adil ve eşit şekilde temsil edilmesiyle ilgili kampanya yürüteceklerini kaydetti.

Üçüncü yıllarında Avrupa ve Latin Amerika ülkeleri ile ilgili bir kampanya yürüteceklerini ve burada sivil toplum örgütleri, akademisyenler, siyasetçilerle ülkeler ve bölgeler için daha adil bir yapıya nasıl kavuşturulabileceği konusunda çalışacaklarını belirten Gedikoğlu, COJEP'in de bunun platformunu, buluşma noktasını oluşturduğunu dile getirdi.

Geçen sene Marakeş'te ve UNESCO'nun Tunus'taki göç forumuna katıldıklarını söyleyen Gedikoğlu, şöyle devam etti:

"Suriyelilerle ilgili ABD projeleri geliştiriyoruz ve üniversitelerle beraber çalışıyoruz. Dolayısıyla bu tür konulara çok yabancı değiliz, içindeyiz, yaşıyoruz ve bu projeyi kendimiz yapalım da istemedik, sivil toplum örgütlerine beraber yapalım teklifi götürdük. Buradaki çalışmayı Pan- Afrikan Derneği gibi Afrikalı partnerlerle beraber yürütüyoruz. Çok önemli bir karşılık bulduk. Bizim gittiğimiz ülkelerde Türkiye'ye karşı tartışmasız bir ilgi var. Hem Orta Doğu hem Afrika ülkelerinde Birinci ve İkinci Dünya Savaşı ve Osmanlı'nın dağılmasından sonra bölgelerde yaşanılan savaşlar, işgaller sömürge dönemleri ve insanlarda oluşturduğu travma, bu travmanın bir türlü bölgeden çıkamamasının getirdiği sarsıntı son 15-20 yıldır Türkiye'nin ortaya koyduğu performans, duruşu, tarzı buralarda dikkatle izleniyor, önemseniyor. Elbette biz gittiğimiz bu ülkelerde Türkiye-Afrika ilişkilerinin gelişmesine önemli katkı sunmak istiyoruz."

Katıldıkları etkinliklerde ilişkileri kalıcı, sürdürülebilir kılmak için de uğraştıklarını anlatan Gedikoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Marakeş'ten bir bölge başkanı bize, 'Biz Türkiye'deki belediyelerle ilişkilerimizi güçlendirmek istiyoruz. Çevre, peyzaj konusunda çok yeterli değiliz. Dolayısıyla Türkiye'de tanışacağımız belediyelerle bu manada iş birliği yapmak istiyoruz' dedi. Biz onları Türkiye'deki belediyelerle irtibata geçirdik. Elbetteki bu tür zeminler oluşuyor, burada COJEP'in gidip tanışması değil, Türkiye'nin ortaya koyduğu performans ve bölgeye yansıttığı imajın da önemli bir etkisi var."