MÜNİH (AA) - 6 Mayıs 2013'te başlayan ve Almanya'da İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki en uzun mahkeme süreçlerinden biri olan NSU davasında karar 11 Temmuz'da açıklanacak.

Kararın açıklanacağı 438. duruşma öncesi mahkeme salonu önünde hazırlıklar tamamlandı.

Gazetecilerin ve dinleyicilerin mahkeme salonuna girişleri için özel barikatlar kuruldu.

Kararın açıklanmasının ardından çeşitli gösteri ve protestoların yapılması bekleniyor.

Başsavcılığın hazırladığı iddianameye göre, 2011’de intihar ettikleri belirtilen Uwe Mundlos ve Uwe Böhnhardt ile davada suç ortağı olarak yargılanan Beate Zschaepe’den oluşan 3 kişilik NSU terör örgütü, 2000-2007 yıllarında 8'i Türk 10 kişiyi öldürmek, 2 bombalı saldırı düzenlemek ve 15 banka soygunu yapmakla suçlanıyor.

Terör üçlüsü, 1998'de yer altında faaliyetlerine başladıktan sonra finansmanı banka soygunlarıyla sağladı.

Medya ve güvenlik birimleri, daha önce cinayetlerin arkasında mafya ya da aile fertlerinin olabileceğini öne sürmüştü. Hatta aile fertlerinden bazıları polis tarafından sorgulanmış, baskıya ve iftiraya uğramıştı. Cinayetlerin gerçek sorumlularının ortaya çıkmasına karşın güvenlik makamları yanlış suçlamalardan dolayı ailelerden özür dilemedi.

NSU hakkında başlatılan soruşturmada elde edilen bulgular, yaşanan gelişmeler ve devletin muhbirlerinin NSU üçlüsü ile bağlantılarının gün yüzüne çıkması ülkede deprem etkisi yaptı.

Güvenlik ve soruşturma kurumlarında aşırı sağcı gruplara ve muhbirlere ilişkin belgelerin 4 Kasım 2011’den sonra imha edilmesi, NSU hakkında bilgilere sahip olan ve tanıklık yapması beklenen bazı kişilerin şüpheli ölümleri, NSU örgütünün uzun yıllar güvenlik birimleri tarafından tespit edilememesi, ülkede büyük tartışmalara ve kuşkulara sebep oldu.

Şüpheli ölümler ve özellikle Hessen eyaletinde istihbarat servisinin Halit Yozgat cinayetine ilişkin rapor için 120 yıl gizlilik kararını alması, Alman devletinin bu seri cinayetleri aydınlatmak isteyip istemediği sorusunu akla getiriyor.

- NSU cinayetleri

NSU terör örgütü üyeleri ilk cinayetini 11 Eylül 2000'de Nürnberg'te Enver Şimşek’i öldürerek işledi. NSU örgütü Çiçekçilik yapan Enver Şimşek'i 9 Eylül'de silahla yaraladı. Şimşek 11 Eylül'de hastanede hayatını kaybeti.

Örgüt ikinci cinayetini yine Nürnberg'te terzilik yapan Abdürrahim Özüdoğru'yu 13 Haziran 2001'de öldürerek işledi. Özüdoğru hayatını kaybettiğinde 49 yaşındaydı.

Örgüt Özüdoğru cinayetinin ardından 27 Haziran 2001'de manav dükkanı işleten Süleyman Taşköprü'yü katletti.

Aşırı sağcı terör örgütü üyeleri 2001 yılındaki son cinayetilerinde Münih'te 29 Ağustos 2001'de 38 yaşındaki Habil Kılıç'ı öldürdü.

Münih'teki cinayetin ardından uzun süre kayıplara karışan örgüt üyeleri bu sefer 25 Şubat 2004'te tekrar ortaya çıkarak 27 yaşındaki Mehmet Turgut'u Rostock kentinde çalıştığı dönerci dükkanında katletti.

Örgüt üyeleri bu cinayetin ardından bir buçuk yıl sonra 9 Haziran 2005'te yine döner işi yapan İsmail Yaşar'ı Nürnberg'te öldürdü.

15 Haziran 2005'te Yunanlı Theodoros Boulgarides'i katleden Uwe Böhrnhardt, Uwe Mundlos ve Baetae Zschaepe'den oluşan NSU örgütü 4 Nisan 2006'da Mehmet Kubaşık'ı Dortmund'ta, 6 Nisan 2006'da Kassel'de Halit Yozgat'ı silahla vurarak öldürdü.

NSU örgütü son cinayetini 25 Nisan 2007'de Michele Kiesewetter'i öldürerek işledi.

NSU'nun iki üyesi Uwe Böhrnhardt, Uwe Mundlos 4 Kasım 2011'de intihar etti. Örgütün hayatta kalan üyesi Beate Zschaepe ise NSU davasında başsanık olarak yargılanıyor.