Kısa süre önce ülkemizde halk oylaması yapıldı, hepimiz biliyoruz. Bu oylamada da şaibelerin, usulsüzlüklerin olduğuğu yazılıp, söylendi ve görüldü. Ama bu işi yapan, denetleyen, görevi en iyi şekilde olması için görev verilen kurumlar gözgöre göre yapılan hilleleri görmezden geldiler. Ülkemizin güvenrliliği, adaletin yara aldığı bir süreç daha yaşadık. Bundan önceki seçimlerde en küçük usulsüzlükte yani bir tek oy pusulası mühürsüz olduğu için seçim yenilenmişti. Ama bu halk oylamasında sonradan mühürlenen zarfları binlerce olduğu halde geçerli sayılarak kabul edildi. Bazı sandıklardan hiç firesiz evet çıktı. Oyların saklandığı, doldurulduğu torbalar çalındı ama yapılan birşey olmadı. Yani gene ele güne rezil olduk. Şu anda evet oyu bile veren vatandaşlarımız rahat değiller. Halkın huzursuzluğu giderek artıyor. Yani tamam seçim yapıldı. Artık biraz ortalık yatışır, normale döneriz derken hiçte öyle olmadığı görülüyor.

Halk oylamasından sonra terör bitecek. Ülkemiz uçacak. Dolar düşecek. İşsizlik azalacak, halkın geliri artacak ve buna benzer vaatler yapıldı. Ama nedense bir yada bir buçuk aydır çatışmanın olmadığı terör olaylarında artış oldu. Son bir hafta içinde tam 8 vatan evledı arkasında dayanılmaz acılar bırakarak şehit oldu. Anaları, çocuklarımızın, eşlerinin ve vatandaşlarımızı gözyaşları artarak sürmeye başladı. Tamam bu bizi yönetenlerin iyi tarafından bakmak istiyorum ama sadece yandaşların yaşamlarında, gelirlerinde iyileşmaler olduğunu görüyorum. Vatandaşın bankalara olan borçları çığ gibi artıyor. Devletin olanaklarının pervasızca kullanıldığı bir halk oylamasından sonra Avrupa ülkelerinin tamamı bizi dışladı. Şu anda Avrupa Parlementosu'nun aldığı son karara göre ülkemiz 1014 yılında çıktığımız yere geri döndürüldü. Yıllardır sağ duyulu yazar çizerlerimiz yazıp söylüyor. Ülkemizi yönetenleri uyarmaya çalıştık.Ama onlar her şeyi biz biliriz diye eleştirilere kulaklarını kapattılar. Bunun acısını Türk ulusu çekiyor. Dünya ülkeleri arasında dostumuz azdı ama şimdi dahada azaldı. İMF ye borç veriyoruz diyorlardı. Şimdi Almanya'dan borç ister duruma geldik. Ülkemizin eğitim alanındaki durumunu yazıp söylemekten, yapılan hataların neler olduğunu, neler yapılması gerektiğini yazıp söyledik. Ama kimsenin umurunda olmadı.

Bu ülke bizim arkadaşlar. Bizim başka gideceğmiz yer yok. Burası bizim vatanımız. Bu topraklarda yaşayan insanlar da bizim insanlarımız. Bunu hiçbir zaman untmayalım. Ayrıca dünyada yaşayan diger toplumlarla insanlarlada iyi geçinmemiz gerekiyor. İktidarıyla, muhalefetiyle birlikte yapılan hatalardan dönerek uygar ülkeler düzeyine çıkmak için gereken ne ise yapmalıyız. Kendi insanlarımız arasıdaki ayrımları gidermeliyiz. Yoksa komşularımızda olanları görüyoruz. Suriye'yi, Irak ve diger komşularımzın yaşadıklarından ders çıkarmalıyız.

Yine de enseyi karartmayın. Gün doğmadan neler doğar. Sağlıklar içinde kalınız.