Turizm konusunda Çin ile ilgili bugüne kadar çok yazdık. Çinli turistlerin Türkiye’ye getirilmesi konusunda nasıl bir çalışma yapılması gerektiği üzerindeki görüşlerimizi de yansıttık. Kriz yaşayan turizmimiz için şimdi yeni arayışlar başladı. Çin, yine bu konuda çok konuşuluyor. 1 milyon Çinli turistin Türkiye’ye gelebileceğinden söz ediliyor.

 

Son Çin gezimizde ilgililer ile yaptığımız görüşmelerde Türkiye ile ilgili şu ortak görüşlerin yoğunluk kazandığını gördük, bunu özetleyelim:

 

“Çinliler Türkiye’yi tam tanımıyorlar. Daha açık ifade ile Türkiye kendisini Çin’de tanıtamıyor. Yani tanıtım eksikliğiniz var. Her yıl Çin’den yurt dışına 150 milyon Çinli turist gidiyor. Çin’deki refah düzeyi arttıkça da bu sayı da yükseliyor. Çin’den Pazar payını kapmak istiyorsanız öncelikle tanıtım eksikliğini gidermeniz ve uçak seferlerinde artışları sağlamanız gerekiyor. Çinli turist için yeme-içme konusu da önemlidir. Türkiye bu konuda da donanımlı olmalıdır. Berlin’de 1200 tane Çin restoranı varken, Türkiye toplamında 10 tane Çin restoranının olması düşündürücü değil mi? Bir önemli konu da Türkiye’yi tanıyan ve Türkiye’de tatil yapmak isteyen Çinlilerin, Türkiye’deki terör nedeni ile güvenlik açısından geri adım attıkları yönünde edindiğimiz izlenimlerdir.  “

 

Burada şu konuyu da gündeme getirelim:

 

Çinli turist kum, deniz, güneşten çok tarih, doğa, yürüyüş, inanç, sağlık ve spor ağırlıklı seçenekleri ön planda bulunduruyor.

 

Türkiye’ye gelmesini sağlayabileceğimiz Çinlilere özellikle bu zenginlikleri anlatmamız ve tanıtmamız gerekecek. Çinli yetkililer de bu eksiklikleri biliyor ve sürekli uyarılarda bulunuyorlar.

 

Çin, müthiş bir turizm potansiyeline sahip bulunuyor. Her yıl yurt dışına çıkan Çinli turist sayısının artması da tüm dünyanın dikkatini Çin üzerine çekiyor. Özellikle çok zengin Çinliler daha çok Avrupa’yı tercih ediyor. Çinliler burada huzur ve rahat bulduklarını da söylüyor. Çok büyük paralar harcandığı da biliniyor.

 

Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Turizm Örgütü ( UNWTO) verilerine göre 2015 yılında Çinli turistlerin yurt dışında gerçekleştirdikleri seyahat sayısı 128 milyona ulaşmış. Küçümsenmemesi gerek çok büyük bir rakam. Çinli turistlerin uluslar arası turizm harcamalarının tutarı da 292 milyar dolar olarak yansıtılıyor.

 

Bu tablonun açılımı şudur:

 

Çin, dünyada ülke dışına en çok turist gönderen ve en çok harcama yapan ülke konumundadır.

 

Şimdi yine aynı noktaya geleceğiz ama yazmamız gerekecek.

 

Türkiye, Çinli turist için huzur ve refahı sağlayabilecek ortamda bulunuyor mu? Bu konu çok önemli. Terör ve coğrafyamızdaki savaş ortamı Türkiye’yi ne yazıktır ki ayrı bir noktaya sürüklüyor. Turist, geleceği ülkedeki siyasi, ekonomik ve sosyal yönünü de inceliyor. Güvenli ortamı seçiyor.

 

Her zaman vurguladığımız gibi, Türkiye öncelikle güveni bir ülke konumuna kavuşmalıdır. Siyasi istikrarın olduğu, terörden uzaklaşmış, turizmde alternatiflerini çoğaltmış bir görüntüyü yansıtabilmelidir.

 

Çin konusunu bugün neden gündeme getirdiğimiz noktaya da değinelim:

 

Çin’de 2018 Türkiye Yılı ilan edilecek. Çin Dışişleri Bakanı Vang Yi’nin bu konudaki açıklaması turizmciler arasında heyecan yarattı.

 

Türkiye Seyahat Acenteler Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, konu ile ilgili açıklamasında “Türkiye’ye gelen turistleri milliyetler bazında incelediğimizde Çinli turistlerin toplam içindeki payının 2015 yılı itibariyle 0,87 gibi düşük bir oranda kaldığını görmekteyiz. Türkiye’nin Pazar çeşitlendirme çalışmaları bağlamında değerlendirdiğimizde de Çinli turistlerin sayısının artırılması elzem görünmektedir. Çin’de 2018 yılının Türkiye Yılı ilan edilmesi ülkemizin Çin’de daha geniş kitlelerce tanınması ve ülkemize gelen Çinli turistlerin artması bakımından büyük önem arz etmektedir” diyor.

 

Aslına bakılacak olursa 0,87 gibi çok düşük oranda Çinli turistin neden ülkemizi tercih etmediğinin nedenlerinin iyi araştırılması ve bu yönde çalışmaların yapılması gerekiyor. Bu öylesine düşük bir rakam ki, söylenebilecek bir şey bulmakta zorlanıyoruz.

 

Ulusoy’un çalışmalarla ilgili şu görüşlerini de yansıtalım:

 

“Birlik olarak dünyanın dört bir yanında ülkemizin tanıtımı ve ülkemize daha çok turist gelmesinin sağlanması için Kültür ve Turizm Bakanlığımız öncülüğünde birçok etkinlik ve tanıtım faaliyeti düzenlemekteyiz. Önümüzdeki ay İzmir’de TÜRSAB-İZFAŞ ortaklığında 10.kez gerçekleştirilen Travel Turkey Fuarı’nda Çin’den gelen Hosted Buyer’leri ağırlayacağız. Bununla birlikte Kültür ve Turizm Bakanlığı , TÜRSAB-THY işbirliği ile 2017 yılında Çin’de Türkiye’yi tanıtan önemli workshop etkinlikleri de düzenleyeceğiz.”

 

Biz, bu tür çalışmaların karşısında değiliz. Ancak, geçtiğimiz yıllarda da Çin’de Türkiye Yılı etkinlikleri çok yapıldı. Sonuç alınabildi mi? Önemli olan yapılan etkinliklerin Türkiye için geri dönüşü olmalıdır. Yapılıyor, ediliyor ama sonuç alınamıyorsa burada bir sakatlık var demektir.

 

Yıllardır milyonlarca Çinli turistten söz ettik ama 2015 rakamları ortada. Konu ile ilgili yazmayı sürdüreceğiz.