Adam doktora gidip, son zamanlarda gözlerim dışarıya doğru fırlar gibi oluyor. Kulaklarım da uğulduyor bana bir çare der. Doktor adamı iyice muayene eder. Bademciklerinizin alınması gerekiyor der. Adam bademciklerini aldırır ama iyileşemez. Başka bir doktora gider. Doktor adama dişlerinizi çektirin der. Adamcağız dişlerini çektirir ama genede iyileşemez ve adam üçüncü bir doktora gider. Doktor iyice muayene ettikten sonra: "Maalesef 6 aylık ömrünüz kalmış!" deyince adamcağız perişan olur. Madem 6 aylık ömrüm kaldı, o zaman çok iyi yaşamalıyım der ve lüks bir araba alır. Üniformalı bir de şöför tutar. En lüks terziye on ayrı elbise diktirir. Yeni gömlekler sipariş eder. Gömlekçi; "Kol 18, yaka 40" diye ölçü alırken "Yaka 38" diye düzeltir. Gömlekçi "40" diye ısrar edince adam; ben hep 38 giyerim der. Bunun üzerine gömlekçi "Siz bilirsiniz bayım, ben yakanızı 38 yaparım ama sizi uyarıyorum. 38 numara giymeya devam ederseniz gözleriniz patlar, kulaklarınız uğuldar" der.

 

Yani ne yaptığımızı, alışkanlıklarımızı biliyorum, sandıklarımıza karar verirken iyi düşünerek hareket etmeliyiz. Sonra iş işten geçtikten sonra ne diş kalır, ne bademcik...

Sadece davranışlarımız değil, sözlerimiz, davranışlarımız da değişti. Sözlerin, davranışların, hoşgörünün bir anlamı kalmadı. Ağzını açan karşı tarafa şerefsiz, adi, seviyesiz yani ağzıma yakıştıramadığım kötü, aşağılayıcı sözleri hiç çekinmeden, haya etmeden birbirimize haykırıyoruz. Yazılı ve görsel basında, haberlerde izliyoruz; silahını alan sokakta, karşısındakini öldürüp yaralıyor. Son günlerde anayasal bir hak olan halk oylamasında kendilerini istediği oyu kullanmayacak olan yurttaşlara kendi yurttaşlarımızın yaptıkların görüyor duyuyoruz. Adaletle, hukukla, oynamaya kadar uzanan değişik siyasi ödüllerle halk oylamasına desteK arayan iktidar kesimi demokrasiyi bile iyice bir çuvala koyarak kaldırmak istemektedir. Onuru, hukuka saygınlığı, yaşamsal önemi gözardı edildikçe karanlık iyice koyulaşır. Halk oyunu amaçlarına uygun sonuçlandırmak için her şeyi yapacak kuşkusu veren iktidarın demokrasi kıyımı kendi sonunu getirecektir. Bunun önlenmesi için hepimiz ülkemizin aydınlığı, bölünmez bütünlüğü, bağımsızlık ve özgürlüğümüz için kendimizi onurlandıracak bir çabayı göstermeliyiz.

Bence, benim gibi düşünenler de herhangi bir parti yandaşlığı gözetmeden, herhangi bir kişiyi hedef almadan kendi geleceğimiz, çocuklarımızın geleceğini, ülkemizin geleceğini iyice düşünerek kararımızı vermeli. Bu bizim kendi kararımızı vereceğimiz bir halk oylamasıdır. Yandaşlık, parti, kişi değil gerçekten ülkemizin bölünmesini önlemek içinde karar vereceğiz. Şimdiden hepimize hayırlı olsun diyorum.

Sağlıklar ve başarılarınızın devamını diliyorum.

Sagılarımla.