Alman basınındaki yorumlarda ABD’nin dış politikası ile UEFA Şampiyonlar Ligi çeyrek finalinde salı akşamı oynanacak olan Borussia Dortmund – Monaco maçı öncesindeki saldırı ön plana çıkıyor.

Münih'te yayımlanan Süddeutsche Zeitung'daki yorumda ABD ile Rusya arasındaki ilişkiler ele alınıyor.

"Washington ile Moskova arasındaki ilişkilerde endişe verici olan şey, aşırı uçlara yakınlık. Dostluk ve savaş arasında sadece ince bir çizgi kalmış gibi görünüyor. İkisi arasında kalan hareket alanı bir şekilde daralmış durumda. Bu, bilindiği üzere diplomasiye ait bir alan. Burada, çok hoşlarına gitmese bile her iki tarafın da kabullenebileceği çözümler ele alınır. Savaş olmasını kimse istemiyor ama Donald Trump ve Vladimir Putin arasında bir dostluk ilişkisi de pek rahatlatıcı bir fikir değil. Uzaktan birbirlerine gönderdikleri övgüler ve sonrasında gelen suçlamaların ardından ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson Çarşamba günü Moskova'ya işte bu geriye kalan alanda neler yapılabileceğini görmeye gitti.”

Baden Baden merkezli Badisches Tagblatt gazetesindeki yorumda ise ABD Başkanı Donald Trump'ın izlediği dış politika irdeleniyor.

"Geçen hafta gözlemcilerin çoğu yeni ABD hükümetinin hızla yeni bir şey öğrendiği konusunda hem fikirdi. Esad’ın silah depolarına yönelik hava saldırısı ile ABD hükümeti dış politikada hızlı bir kursu tamamlamış ve Trump’ın seçmeninin çoğunun istemediği bir şekilde- daha önce üstlenmiş olduğu dünya jandarmalığı görevine yeniden dönmüş oldu. Ancak bu noktada da bazı kuşkular mevcut. Zira Donald Trump ve ekibi hâlâ dış politikada güvenilir ve şeffaf bir çizgiyi aratacak gibi görünüyor. Washington’dan birbiriyle çelişen mesajlar geliyor. Trump hâlâ sorumluluk taşıyan bir ABD Başkanına uygun bir tutum ve dille yönetmiyor. Uluslararası siyasete yönelik açıklamalarında ne kadar ciddi olduğunu ise Washington’daki Trump uzmanları bile bilmiyor.”

Frankfurter Allgemeine Zeitung'da Almanya'da Salı akşamı Borussia Dortmund oyuncularını taşıyan otobüsü hedef alan saldırıya ilişkin şu satırlar dikkat çekiyor:

"Borrusia Dortmund futbolcularının hayatlarına yönelik saldırıdan sadece bir gün sonra sahaya çıkmaları büyük saygıyı hak ediyor. Bu Almanya'da Paskalya Yortusu öncesindeki haftayı kan gölüne çevirmek isteyenlere verilecek en iyi yanıt. Özgür ve açık toplumların kaçınılmaz savunmasızlıklarına rağmen her türlü teröristin sindirme denemelerine boyun eğmeleleri gerekiyor. Bu nedenle de emniyetin, istihbarat servislerinin ve yargının mümkün olabildiğince hazırlıklı olması ve siyasiler tarafından desteklenmesi gerekiyor. Buna rağmen bu her saldırının önlenebileceği anlamına gelmiyor. Ancak önlenen her saldırı, engellenen her saldırgan vatandaşların, devletin güvenliği sağlamak için hukuk çerçevesinde elinden geleni yaptığı konusundaki düşüncesini güçlendirecek.”

Kölner Stadt-Anzeiger gazetesinde ise UEFA Şampiyonlar Ligi çeyrek finalinde salı akşamı oynanacak olan Borussia Dortmund – Monaco karşılaşmasının düzenlenen saldırı nedeniyle çarşamba gününe ertelenmesi eleştiriliyor.

"Saldırı sonrasında maçın bir gün sonrasına ertelenmesi futbolcular ve ilkeler açısından soru işaretleri yaratan bir karar. Eylemin arka planı açıklığa kavuşmadığı sürece olası tehlikelere ilişkin mantıklı tahminler yürütmek mümkün değil. Ancak görünen o ki, bu tür düşüncelerin ticari çıkarların karşısında pek şansı yok. Gösteri devam mı etmeli? Bu da pek iyi bir mesaj değil.”

Kaynak: Deutsche Welle Türkçe