Spor

2026 'FIBA Onur Listesi'ne seçilen TBF Başkanı Hidayet Türkoğlu, duygularını anlattı:

- 'FIBA'nın onur listesi beni ve ailemi gerçekten çok mutlu etti. Bizi buraya layık gören tüm yetkililere huzurlarınızda teşekkür ederim'

Abone Ol

İSTANBUL (AA) - Uluslararası Basketbol Federasyonları Birliği (FIBA) tarafından 2026 'Onur Listesi'ne (Hall of Fame) seçilen ilk Türk sporcu olarak tarihe geçen Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu, konuya ilişkin açıklamada bulundu.

Turkcell Basketbol Gelişim Merkezi'nde basın mensuplarıyla bir araya gelen Türkoğlu, 'Daha önce hep milli takım için bir araya geliyorduk. Sizler de milli takımımızı hiçbir zaman yalnız bırakmıyordunuz. Bugün tabii ben ve ailemin çok heyecan ve gurur duyduğu günlerden bir tanesi. Dün açıklanmış olan FIBA'nın onur listesi beni ve ailemi gerçekten çok mutlu etti. Bizi buraya layık gören tüm yetkililere huzurlarınızda teşekkür ederim.' ifadelerini kullandı.

Ülke basketbolunu her geçen gün gururlanacak noktalara taşıyacaklarını aktaran Türkoğlu, şöyle devam etti:

'Bazen kelimelerle ifade edemeyeceğiniz noktalarda oluyorsunuz. Ben şu an onu yaşıyorum. Konsantrasyonumuz ekip olarak Türk basketbolunu Türkiye'de istenen, görünürlük, bilinirlik, izlenme, kulüplerimizin hem Türkiye hem uluslararası başarısı milli takımlardaki başarılarımızın ülke basketbolunu her geçen gün gururlandıracağı noktaya getirmekti. Ailemle, uzun yıllar geçtiği için nasıl sevinmek gerekir onu bile bilemedik. Çok mutlu ve gururlu olduğumuzu dile getiriyoruz. Bu süreçler kolay süreçler değil. Bu ödül bireysel ödül gibi görünüyor ama hiçbir zaman tek başınıza aldığınız bir ödül değildir. Bunun için gece gündüz fedakarlık yapmak, çalışmak, bunlar bir özveri. Herkesin bu ödülde bir payı var. İnsanların yaptığınız işe saygı duyması, sizi taktir etmesi sizinle gurur duyması en büyük ödüllerden biridir. Türk halkı sevgisini hiçbir zaman eksik etmedi, buradan hepsine teşekkür ediyorum.'

Türk basketboluna hizmet eden herkesin benzer ödülleri hak ettiğini vurgulayan Türkoğlu, 'Ben bu ödüle layık görüldüm ama Türk basketbolunda geçmişten bu yana aktif ve bırakmış çok değerli spor adamı ve basketbolcu olduğuna inanıyorum. Hepsi Türkiye'yi en iyi şekilde temsil etti. Şu anda da ülkemizi yurt dışında gururla temsil eden, milli formayı giyen çok değerli sporcularımız var. İnşallah herkes benim yaşadığım bu gururu yaşar.' değerlendirmesinde bulundu.

Keşkelerle hareket eden bir insan olmadığının altını çizen Hidayet Türkoğlu, şunları aktardı:

'Hayatımda en büyük başarılarımdan birisi hep kendime olan güvenimdi. Hayatım boyunca keşkelerle hareket eden bir insan olmadım. Çok fazla dönüm noktam oldu. Kendimi şanslı hissediyorum. Hiçbir zaman basketboldan uzaklaşacak önemli bir sakatlığım olmadı, bu anlamda şanslıydım. Her süreç benim için önemliydi. Benim için hepsi bir dönüm noktası diyebilirim hepsinin hayatımda anlamlı yeri var. Bir tanesini diğerlerinden ayırmak doğru olmaz. Bir tanesini illa söyleyecek olsam benim abim de basketbol oynardı. Benim uzaktan yakından alakam yoktu. Abimin antrenmanını izlemeye gidip antrenörünün bana 'sen de düşünmez misin?' demesi ve benim başlamam en büyük kazanımlardan biriydi. Çünkü o vesileyle başladım. 37 yaşında bıraktım basketbolu. O sürece kadar gerek Anadolu Efes gerek milli takımlar gerek NBA kariyerim olsun benim için hepsinin ayrı değeri var.'

Türk basketbolunda çok kariyerli insanlar olduğunu anlatan Türkoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

'Bu yaz milli takım olarak güzel bir başarı elde ettik. Ben kendimi biraz daha şanslı hissediyorum çünkü ben sporcu olarak hayatımda diğerlerine nazaran daha öz güvenliydim ama kendimi onlardan hiçbir zaman farklı görmedim. Benim kadar herkes bu tür başarıları hak ediyor. Ben sporculuk anlamında genç yaşta kendimi biraz öz güvenli hisseden bir insandım. Belki ABD'deki gelişimi biraz daha farklı olarak düşündüler ki bu ödüle layık gördüler. Milli formayı giyen herkesin benim için Türk basketboluna hizmeti büyüktür. Bizim sporculuk hayatımızda da büyük sorumluluklarımız vardı. Şu an işimizi en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz. Sorumluluk anlamında farklılık olacağını düşünmüyorum çünkü aldığım sorumlulukları her zaman en iyi şekilde yerine getirmek isteyen bir insan olmuşumdur. Sporculuk hayatımda da çalışma düzenim iyi bilinir tanıyanlarca.'