193 ÜLKEDEN BİR MİLYON KİŞİNİN HAYALİ...

Abone Ol

Birleşmiş Milletler’in (BM) 75. Yıl dönümü dolayısı ile, bu yılın Ocak ayında başlatılan 75. Yıl anketini 193 ülkeden 1 milyon kişi yanıtladı. Online, SMS ve telefon yolu ile 64 dilde yapılan anketin sonuçları, dünya halklarının geleceğe dair büyük ölçüde aynı hedeflere sahip olduğunu gösterdi. Bu ortak gelecekte BM’nin yeri ise ancak daha etkin olmasına bağlı.

BUGÜN : BM’DEN BİR MİLYON KİŞİLİK ANKET

BM 75. Yıl anketine katılanların %51’i 30 yaşın altında. BM anketine Türkiye’den ise 12 bine yakın kişi katılım sağladı. Çok sayıda ülkenin katılımına karşılık, yanıtlanma sayılarında bazı bölgelerin öne çıktığını görüyoruz.

BM anketi katılımcılarının büyük çoğunluğu %30’luk bir oran ile Orta ve Güney Asya’dan. İkinci sırada dünyada sesini duyuramayan bir bölge geliyor; katılımcıların %23.5’i Sahra Altı Afrika’dan. Avrupa ise ancak %15’lik bir katılımcı oranı ile üçüncü sırada. Daha sonra sırayla, %10 ile Doğu ve Güneydoğu Asya, %8 ile Kuzey Afrika ve Batı Asya, %7.6 ile Latin Amerika ve Karayipler, %3.6 ile Kuzey Amerika, %1.8 ile Okyanusya ve Antarktika geliyor.

İnsanlığın ortak taleplerine baktığımızda, karşımıza çıkan ilk üç talep sırasıyla; (1) Temel hizmetlere erişimin yaygınlaştırılması, (2) Daha kapsayıcı uluslar arası işbirliği ve (3) İklim sorunu ile aktif mücadele. Dünya genelindeki bu büyük araştırmanın dikkat çeken diğer bulguları ise şöyle: Katılımcıların önemli bir kısmının acil önceliği, her yerde temel hizmetlere erişimin iyileştirilmesi. Yani sağlık, güvenli su ve sanitasyon ile eğitim haklarına erişim. İkinci sırada yer alan öncelik ise, özellikle pandemi etkisi altındaki dünyada daha fazla uluslar arası dayanışma sergilenmesi talebi. Ankete katılanların %87'si günümüzün zorluklarının üstesinden gelmek için uluslar arası işbirliğinin hayati olduğuna inanıyor. Bu talebe insan haklarına saygı, yoksulluk ve eşitsizliklerle mücadele ile istihdamın artırılması da dahil.

Gelecek ile ilgili değerlendirmeler ise ilgi çekici. Katılımcılar eğitime erişim ve cinsiyet eşitliği konusunda iyimser. Şaşırtıcı da olsa, elde umuttan başka bir şey kalmadığı için, gençler yaşlılara ve gelişmekte olan ülke insanları ise gelişmiş ülkelerdekilere oranla daha iyimser. Katılımcıların geleceğe değin en endişeli oldukları konu ise ortak, iklim sorunu. İnsanlık olarak, bu konudaki ısrarlı beceriksizlik ve ilgisizliğimiz, gelecek ile ilgili en büyük endişeyi doğuruyor.

DÜN : GALİPLERİN ve HAKİMLERİN ÖRGÜTÜ

İkinci Dünya Savaşı’nı takiben, dünya barışını, güvenliğini korumak ve uluslar arasında ekonomik, toplumsal ve kültürel bir iş birliği oluşturmak amacı ile 24 Ekim 1945'te kurulan BM’nin geçen 75 yılda bu amaçlarına ne kadar hizmet edebildiği tartışmaya açık bir konu.

Bugüne dek dokuz genel sekreteri oldu BM’nin. Sırasıyla, Trygve Lie (Norveç, 1946-1952), Dag Hammarskjöld (İsveç, 1953-1961), Sithu Thant (Myanmar, 1961-1971),  Kurt Waldheim (Avusturya, 1972-1981), Pérez de Cuéllar (Peru, 1982-1991), Boutros-Ghali (Mısır, 1992-1996), Kofi Annan (Gana, 1997-2006), Ban Ki-mun (Güney Kore, 2007-2016) ve António Guterres (Portekiz, 2017-Görevde) olmak üzere çocukluğumuz ve gençliğimizde sürekli haberlerde duyduğumuz ulaşılmaz isimler.

Her yıl yaklaşık 50 milyar dolar civarında bütçesi olan BM’nin bu bütçesinin neredeyse beşte biri UN Peacekeeping tarafından kullanılıyor. BM’nin en önemli bütçe kayağı olan ABD’nin genel katkısı %22 iken UN Peacekeeping katkısı ise %28 civarında. Buna karşılık BM’nin tarihte büyük bir başarısı olduğundan bahsetmek güç.

Bütün olumsuzluklarına karşılık, BM’nin şimdilik küresel ölçekte bir umut organizasyonu olduğundan bahsedebiliriz. Genellikle, çok etkili olmasa da, küresel ölçekte yansıması olan müdahaleleri ile adını duyduğumuz BM’in UNDP (BM Kalkınma Programı), UNEP (BM Çevre Programı), UNICEF (BM Çocuk Fonu), WHO (Dünya Sağlık Örgütü), FAO (Gıda ve Tarım Örgütü), WFP (Dünya Gıda Programı) ve ILO (Dünya Çalışma Örgütü) gibi önemli program, fon ve örgütleri var.

Özellikle pandemi döneminde WHO’nun etkin olmya çalışan bir uluslar arası örgüt olarak kendisinden çokca bahsedildiğini, küresel ölçekte bilinirliğinin arttığını ve insanlara büyük ölçüde moral ve umut verdiğini görüyoruz. Ancak BM’in bu umudu görünen bir sonuca ulaştırmakta ise güçlük çektiğine şahit oluyoruz.

Özellikle İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra galiplerin, daha sonrasında ise gelişmiş ekonomilerin politikalarında baskın güç olduğu BM’nin bu etkiden ne zaman ve nasıl kurtularak, insanlık için önemli konularda etkili ve eşitlikçi bir uzlaşma ve karar mekanizması haline gelebileceğini de tam olarak kestirmek zor.

YARIN : DAHA ETKİN BİR BM VEYA ALTERNATİF

BM’nin 75. Yıl anketine göre, önemli bir çoğunluk (%74), BM’nin küresel ölçekte sorunların çözümü için gerekli bir örgüt olduğunu düşünüyor. Buna karşılık katılımcıların yarısı ise BM’yi hayatlarının içinde göremediklerini ve BM konusunda pek bir bilgiye sahip olmadıklarını da belirtiyor. Türkiye de dahil olmak üzere, hemen her ülkede BM yapılarının geniş toplumsal kesimlere ulaşmakta güçlük çektiğini görüyoruz.

BM’nin ülkelerde daha çok elit diyeceğimiz kesimler ile kurduğu ilişki, halka ulaşmasında büyük sorunlara neden oluyor. Türkiye gibi birçok ülkede iş yaşamına yön ve ilham verecek yapılar sınırlı bir sermaye kesimi ile temas halinde iken, sosyal konulara yönelen örgütler ise bazı elit unsurların elinde ve dar kapsamlı bir şekilde kalıyor. Diğer yandan BM’nin hükümetler üzerindeki yapıcı ve yönlendirici etkisi ise çok düşük.

BM’nin bu etkisiz yapısı, gelecekte insanların kendi yollarını çizmelerine ve kendi dayanışma kanallarını bulmalarına neden olacaktır. BM’nin tüm etkinlik ve girişimlerinin, artık kimsenin izlemediği Eurovision şarkı yarışması gibi halktan, hiç bir şirketin katılmadığı klasik şehir fuarları gibi de iş dünyasından kopuşuna şahit oluyoruz. BM’nin başta gençler olmak üzere, çocuklar, kadınlar ve kendisine ulaşmayı hayal dahi edemeyen küçük işletmeler ile buluşmanın yollarını araması ve siyasilerin sultasından kurtulması gerekiyor. Bu cesaretli çaba sadece, daha büyük bir yok oluşa karşılık, tercih edilebilecek riskler içeriyor.

BM 75. Yıl anketi raporunun tamamına ulaşmak ve okumak isteyenler, https://www.un.org/sites/un2.un.org/files/un75report_september_final_english.pdf linkini kullanabilir.